Her zaman iyi dileklerde bulunmak istemişimdir.En kötü günümde bile benden daha kötü olana el uzatmak,düşeni kaldırmak ona destek olmaktı yaşam felsefem.İnsanlara iyilikle bakmak, hiç bir şey yapamasanda ondan çıkar ummamak,kötülük yapmamak veya aklından geçirmemek,iyilik yapmış kadar değer bulur.Oysaki, şu insanların haline bir bakın ne kadar acınacak ve ibretlik duruyor.Kendi içinde; inancını körelten,iyilikle yaşayan, inandığı gibi yaşayan halkına kötülüğü reva bulan iblisin yer yüzü temsilcileri maalesef bu defa ipin ucunu kaçırdılar.Artık sınır tanımaz bu hareketlerin elbet bir karşılığı olacaktır.Asla, iyilik kötülüğe yenik düşmemiştir ve asla kötülük cevapsız bırakılmamıştır.Sabrın, zamanı dolmadıkca ve her cenin hayat bulmadıkca o büyük azap yere ayak basmayacak.Bu hislerimi sizinle paylaşmak benim için o kadar kolay değil,kendimi farklı buluyorum düşüncelerim başkalarıyla örtüşmüyor.İçinde bulunduğumuz zamanın, belkide dünya tarihinde en kirletilmiş en alçak en karanlık çağ olduğunu söyleye bilirim.Nedenini söylememe gerek yok zaten siz her şeyi görüyor, duyuyor, yaşıyorsunuz.Şu ülkenin içinde bulunduğu hale bir bakın,dünyadan vaz geçtim çevreme bakar oldum insanın keşke kör olsaydım,sağır olsaydım hiç doğmasaydım diyesi geliyor.İğrençlik her geçen gün büyüyor ve her geçen gün kötülük her hanenin içine sirayet ediyor.Ahlak bitti bitiyor,namus hızla eriyor iman elden gidiyor ve tek bir şey büyüdükçe büyüyor oda kötülük ve içinde barındırdığı korkaklık ve aşağılık duygusu.Nerden nereye,şöyle bir bakınca tarihe gelinen nokta içler acısı.

IZDIRAP
Artık çok yakın
Azabın kapıları aralanıyor
Ruhum engel olamıyor
Tutamıyor artık gücüm kalmadı
Yeryüzüne bakıyor Mahşerin iblisi
Titriyorum ve o kadar yalnızım ki
Direnecek
Yaslanacak bir dayanak arıyorum
Her şey bitti… Artık kâbus zamanı
Dünya gidiyor o korkunç kadere
Dönüşü azaba olacak
Bu kez güneş gülmeyecek
Gözleri açılan her bedene
Yazıldığı gibi söylenecek
Izdırap, artık senin
Layık olduğun gibi yaşa!
Korkuyla bakan gözlerine
Korkunun bin hali üflenecek
Çığlıkları duyuyorum
Dehşete kapılmış haykırışları
Ağlayışlara ve yalvarmalara
Korkuyla diz çöküp aman dileyenlere
Kapandı kapı
Kör gözler açılacak
Toprağa karışan bedenler
Ete kemiğe gelecek.
Karanlıkta aman dilemeyenler!
O karanlık dile geldiğinde
Örtüsünü çekip üstünüzden aldığında
İğrençlik içinizden türlü türlü
Mahşerin yaratıkları gibi
Etrafınıza halka kurduğunda
Sizi, ne duyan bir kulak
Nede gören bir göz kalacak
Izdırap…
Ateşin çekindiği suyun toprağın titrediği
O, ‘ol’ diyenin emri
Taş eridi toprak oldu
Ateş çekildi duman oldu
Su hayattı buhar oldu
Sana ne kaldı ey Âdemoğlu?
Sana ne kaldı?
Izdırabın iniyor hazırlan!
Zaman hesap vakti…
Altan İlhan ARSLAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder