Geldi

Ve sen! Karanlığın duhulü,
Her şeye sebep alçaklığın burcunda yükselen!
Şerefsiz bir kadının vahasına zerk olup açtığında gözleri
Ve başın, çıktığında oyluklarından çığlıklarını duyacaksın
Ahlaksızlığın karanlık gölgelerinde nice tutsak güneş kararacak
Neşrinle alacaksın terini candan,
Kurulacak tahtı bin yıllık karanlığın.

Defaten dökülse gökyüzü, yeryüzü karışsa
Su uzansa fezaya, ay yere çakılsa!
Nice melek sarsa fecrini göğün
Sen onuda sıvarsın cehennem çamuruyla.
Ve nihayet indime benimde buyuracak
Her koluyla sarılmış dört bir taraftan
Allahsızın ordusu milyonla katlanmış
Hristiyanda vuracak, müslümanda.
Ve gözü bakıp o mihirli sinsi şeytanın
Nicesini dizip ağrı kadar yüksek kurganlardan!
Nefesiyle boğulmaya nazır nice korkak
Tarafına yazılmış yecüc ve mecüc'ün.

Ve onların yolu uzun vede geniş
And'ları var cennetide yakacak
Cehennemi bir fücuru kudurmuş
Ne Âdem söyledi, ne öteki
Ne fitne ne fesat ey ulum!
Çoğaldıkça geldi, geldikçe çoğaldı
O öyle bir dehşet poursataurus'dan beri.

Altan İlhan Arslan