DivShare

13 Haziran 2009 Cumartesi

Benliğini Kaybetmek Bu Olsa Gerek

Kadınlığın yüz karası olur mu? Ebetteki olur bu da tescilli yüz karalarından biri, yaptıklarını fenomenlik arkasına saklayan yeni bir akımın öncülüğüyle tabuları yıktığının iddiasında olan Reyhan Şahin ‘ Bayan Fahişe’ . Hiçbir şey ama hiçbir şekilde ahlak erdemlerini bozmadan aile kavramını yıpratmadan, gelenek ve ananelerin tanımladığı namus biçimini bu şekilde bozamaz. Bu bayan kendi için tuttuğu yolu haklı gördüğü saçma sapan kavramlarla süsleyip Türk Milleti’nin en muhafazakâr yapısı olan namus anlayışına bir leke olarak Almanya’dan Bütün Avrupa’ya yanlış bir imaj empoze ediyor. Bakınız bu durumu kendisi nasıl izah etmiş Mevlüt TEZEL röportaj’ıyla:





Almanya'da yaşayan Türk rap'çi Reyhan Şahin, kendisine neden 'Bayan Fahişe' (Lady Bitch) dediğini açıkladı:
"Fahişe sözünü pozitif anlamda kullanıyorum."
Fahişe özgür kadın demek
Fatih Akın'ın yapımcılığını üstlendiği "Chiko" filminde rol vererek sinemaya kazandırdığı asi rap şarkıcısı Reyhan Şahin, Sivaslı bir ailenin çocuğu olduğunu, cinsel pedagoji dalında master yaptığını ve amacının Almanların kafasındaki Türk kadın imajını yıkmak olduğunu söylüyor: "Kendime fahişe diyerek beni eleştirecek olanların silahını ellerinden alıyorum. Kavramları tersyüz ediyorum. Benim için 'fahişe' özgür kadın demek."
Bana 'kültür fenomeni' diyorlar
Şahin, Almanya'da ünlü talk-show'cu Oliver Pocher'e orgazm sıvısını hediye etmesinin nedenini de açıkladı: "Erkeklerin kadınlara karşı olan önyargılarını ti'ye almak istedim. Bu hareket çok eleştirildi ama programın diğer sunucu Harald Schmidt 'Lady Bitch Ray bir kültür fenomenidir. Fikirlerine saygı duyduğumuz için o bölümü yayınladık' diyerek bana destek çıktı. Yani Almanya'da ciddiye alınıyorum."
Neden ‘Lady Bitch Ray’ ismini kullanıyorsunuz? Kendinize bitch (Fahişe) demenizin mutlaka bir nedeni vardır?
— Ray, Reyhan’ın karşılığı oluyor ve aynı zamanda güneşin ışığı anlamına geliyor. Bitch’e gelince... Evet, ‘bitch’ (fahişe) bir kadına söylenecek en kötü söz. Ben burada kavramları tersyüz ediyorum. ‘Fahişe’ sözünü pozitif anlamda kullanıyorum. Benim için ‘fahişe’ kendine güvenen kadın demek. Dış görünüşün kadının gerçek karakteriyle ilgisi olmadığını vurgulamak istiyorum.
Ya da sizin bu çılgın tavırlarınıza hakaret edeceklerin silahını baştan ellerinden alıyorsunuz?
— Aynen öyle. "Evet, ben bir o...puyum. Ne derseniz deyin" diyerek kendi özgürlüğümü ilan ediyorum. Bundan daha kötü bir yakıştırma yapamayacaklarına göre silahlarını ellerinden almış oluyorum.
Ne diyeyim... İlginç bir protesto şekli. Yüksek lisansınızı cinsel pedagoji üzerine yaptınız. Türk kadınının Almanya’daki profili hakkında görüşlerinizi merak ediyorum. ?
Almanların gözünde iki Türk kadını figürü var. Onların gözünde ya kafası kapalı, köklerine bağlı, muhafazakâr, özgür bir benliği olmayan kadınsınız ya da modern kadınsınız. Tabii onların gözünde modernlik kendi kültürünü kaybetmiş, Almanlaşmış Türk kadını oluyor. Yani onların kafasında kendi kültürüne sahip çıkan modern Türk kadını imajı yok. Aslında böyle birçok kadın var. Ben kendimi o kategoriye sokuyorum.
Şarkılarınızda pornografiyi epeyce kullanıyorsunuz. Amacınız kolay ilgi çekmek galiba?
— Rap müzikte açık ve diret konuşmak çok mühim. Ben zaten normal hayatta da böyleyim. Bu bir strateji değil. Ama bu yolun daha çok ilgi çektiği kesin. İnanıp inanmamak size kalmış ama ben böyleyim.
Bir de Vajina Feminist adlı bir partiyi önce Almanya'da sonra da Türkiye'de kurmayı düşünüyormuşsunuz. İnanalım mı?
- İnanın.. . Tabii Vajina Feminist partisini Türkiye'de kurmam biraz zor. Ancak benim yaptığım her şey zaten politik. Vajina filozofisi üzerine kitap yazıyorum. Merak edenler Myspace’imden okuyabilir. Kadınların kadın olduğunu unutmaması gerektiğini vurguluyorum. Gerek giyimleri gerekse modern hayatta edindikleri yeni kimliklerle kadınlar erkekleştiriliyor. Bu büyük bir tehlike. Eğer böyle bir parti kurarsam kadınların problemleriyle ilgileneceğiz. Daha özgür olmaları için çalışacağız.
Bu kadar feminist açıklamalarda bulunduktan sonra cinsel tercihiniz de merak edilecek. Hatta o meşhur klişe devreye girip sizin için ‘lezbiyen’ diyecekler?
— Evet, o klişeyle çoğu kez karşılaştım. Bu tür düşüncelere sadece gülüyorum. Lezbiyen de olabilirim, benim için sorun değil ama merak ediyorlarsa söyleyeyim erkeklerle aram çok iyi.
Sizce erkeklerin en büyük sorunu nedir?
— Boyut sorunu var (gülüyor) Penislerinin boyutuna takmış durumdalar. Büyüklük, küçüklük onlar için büyük mesele. Cinsel kimlik sorunlarını kadınlara yansıtıyorlar. İlişkilerini erkeklik egoları üzerine kuruyorlar.
Biraz ailenizden bahseder misiniz?
— İki kardeşim var. Annem ve babam 1970’lerde buraya geldiler. Sivaslıyız. Babam tersanede çalışıyordu, şimdi emekli oldu. Annem ise ev kadını. Annem de benim gibi hiçbir şeyi sakınmaz anında lafı yapıştırır.
Aileniz bu anarşist eylemleriniz için ne diyor?
- Ailem benim ideallerimi biliyor ve destekliyor. Benimle gurur duyuyor. Özellikle babam beni çok destekler.
ALMANLARIN KAFASINDAKİ TÜRK İMAJINI ALTÜST EDİYORUM
24 Nisan'da Alman ARD kanalında yayınlanan "Schmidt & Pocher" adlı talk-show’da sunucu Oliver Pocher'e orgazm sıvınızı hediye ettiniz. "Böyle bir hediyeyi vermek nereden aklınıza geldi?" diye sormak bile absürd aslında.
— Erkeklerin kadınlara karşı olan önyargılarını ti’ye almak istedim. Özgür, hür bir kadın olduğumu göstermek istedim. Benim eylemlerim böyledir. Önce provoke ederim sonra da darbeyi indiririm. Orgazm suyunu hediye eden bir kadına bir erkek ne diyebilir ki! Sadece susup kalır.
Televizyon tarihine geçecek bu sıra dışı olay hakkında bayağı eğlenceli sorularım var. Ama genel ahlak kriterlerini göz önüne alarak bu soruları es geçiyorum ve şunu soruyorum: Almanya’da sizi ciddiye alıyorlar mı? Yoksa karikatürize bir popüler kültür kahramanı mısınız?
— Evet, ciddiye alınıyorum. ARG’deki program Türkiye’deki "Beyaz Show" gibi çok popüler bir talk-show programı. Canlı yayın değildi ve benim konuştuğum bölüm kesintiye uğramadan ekrana geldi. Gazetelerde "Devlet kanalında çocuklara kötü örnek olacak bu tür bir yayını nasıl yaparsınız" diye eleştiriler yöneltildi. Programın diğer sunucusu Harald Schmidt de "Lady Bitch Ray bir kültür fenomenidir. Fikirlerine saygı duyduğumuz için o bölümü yayınladık" dedi. Sanırım sorunuza yeterli yanıtı vermiş oldum.
Peki, Türk olmasaydınız aynı ilgiyi görür müydünüz?
— Evet, biraz daha az ilgi görürdüm. Ama benim sadece Türklüğüm konuşulmuyor. Master yapmam, güzel olmam (gülüyor) ve de sert şarkı sözlerim ilgi çekiyor. Bir de Almanların kafasındaki Türk kadın profilini paramparça ediyorum. Bu da onların ilgisini çekiyor galiba.

Hiç yorum yok: