DivShare

5 Ağustos 2012 Pazar

Kadingirra


Mecburuz; düştüğümüz andan beri
Anne karnında hüküm edildiği o an
Alınacak soluğumuz yaşanacak vebal
Aklımıza düşmüş kader denen yazgıdan
Ondandır, direneceğiz ölmemek için.
Sürgünüz aslında, aslı kudretinden şüphe etmiş
Aynı kaderin ayrı mahkûmları gibi
Kudretin pençesinde sürünen
Biz, hepimiz birer aydınlık düşmanlarıyız.
Ne zaman ehil ve uslu olacak
Takdiri iyilik vasfından önce;
Tufanı hiç dinmeyen şuur altında
Ne zaman bu boyun rahmete eğilecek!
Edemedik, özünde tasavvur çeviremedik dili
Dikenli bir tel gibi batırdık göğüs kafesine
İlk tohumdan beri kötüyü yeryüzüne biz getirdik.
Her yeri kaplamamıştı, su gibi serin olan canda vardı
Merhamete, şefkate bakan gözler
Işığı gözünden akan âdemler, canı emrinde yarab
Bugünde, o gün gibi olanı gör!
Kötüyle aynı kefeni bize biçme.
Tenden yükselmeyecek bu kültürün
Kaçışına seyirci değil, olmayacak hiç bir zaman
Çıkışı gök kubbeye yazılı bir esaretin
Mızrağı elinde ilim diyen insan!
Nice insanlarla dolu toprağı dünyanın.
Kazdıkça göreceksin âlimin sonunu.
Yakında kurtlar gibi kemiren hepsi dişlerini bilemiş
Derine indikçe bulacakları gün yakın
Yakın denecek toprağı, ateşe edildiğinde hüküm
Sana hayat veren nereye çekilecek!
Belki o gün gözüne görmediklerin serilecek.

Altan ilhan ARSLAN

Kadingirra: tanrı kapısı

Hiç yorum yok: